feed something

Meanings of "feed something" with other terms in English Turkish Dictionary : 45 result(s)

	Category	English	Turkish
Phrasals
1	Phrasals	feed (something) to (someone or an animal) v.	(birini/bir hayvanı bir şeyle) beslemek
She would often bring home table scraps from the restaurant where she worked to feed to her dog. Köpeğini beslemek için sık sık çalıştığı restorandan eve sofra artıkları getirirdi. More Sentences
2	Phrasals	feed on (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) beslenmek
That animal feeds on flesh. Bu hayvan, etle beslenir. More Sentences
3	Phrasals	feed (something) to (someone) v.	(birine bir şeyi, yalanı) yedirmek
A banned carcinogenic herbicide was found in grain fed to organic chickens in Germany in June. Haziran ayında Almanya'da organik tavuklara yedirilen tahılda yasaklı kanserojen bir herbisit bulundu. More Sentences
4	Phrasals	feed (something) back into (something) v.	(bir şeyi bir şeyin içine) geri sokmak
5	Phrasals	feed (something) back into (something) v.	(bir şeyi) bir makineye geri sokmak
6	Phrasals	feed (something) back into (something) v.	(bir şeyi) makineye geri yedirmek
7	Phrasals	feed (something) to (someone or an animal) v.	(birine/bir hayvana) yiyecek (bir şey) vermek
8	Phrasals	feed into (something) v.	(bir şeyi bir şeyin içine) geri sokmak
9	Phrasals	feed into (something) v.	(bir şeyi) bir makineye geri sokmak
10	Phrasals	feed into (something) v.	(bir şeyi) makineye geri yedirmek
11	Phrasals	feed into (something) v.	(bir şeyi) makineye geri vermek
12	Phrasals	feed into (something) v.	başka bir suyla birleşmek
13	Phrasals	feed into (something) v.	başka bir su kütlesinin içine akmak
14	Phrasals	feed into (something) v.	başka bir su kütlesini beslemek
15	Phrasals	feed into (something) v.	katkıda bulunmak
16	Phrasals	feed into (something) v.	artırmak
17	Phrasals	feed into (something) v.	etki etmek
18	Phrasals	feed into (something) v.	geçmek
19	Phrasals	feed into (something) v.	sirayet etmek
20	Phrasals	feed upon (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) beslenmek
21	Phrasals	feed upon (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) yiyerek/tüketerek beslenmek
22	Phrasals	feed on (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) yiyerek/tüketerek beslenmek
23	Phrasals	feed upon someone or something v.	birini/bir şeyi yiyerek beslenmek
24	Phrasals	feed on someone or something v.	birini/bir şeyi yiyerek beslenmek
25	Phrasals	feed off (of) (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) beslenmek
26	Phrasals	feed off (of) (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) yiyerek beslenmek
27	Phrasals	feed off (of) (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) kendi yararına kullanmak
28	Phrasals	feed off (of) (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) sömürmek
29	Phrasals	feed off (of) (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) yararlanmak
30	Phrasals	feed off (of) (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) kendine pay çıkarmak
31	Phrasals	feed off (of) (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) beslenmek
32	Phrasals	feed off (of) (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) kendine fayda sağlamak
33	Phrasals	feed off (of) something v.	bir şeyle beslenmek
34	Phrasals	feed (something) to (someone) v.	(birine) doğru olmayan (bir şey) söylemek
35	Phrasals	feed (something) to (someone) v.	(birine bir şeyi, yalanı) yutturmak
36	Phrasals	feed (someone or an animal) with (something) v.	(birine/bir hayvana bir yiyecek) vermek
37	Phrasals	feed (someone or an animal) with (something) v.	(birini/bir hayvanı bir yiyecekle) beslemek
38	Phrasals	feed (someone or an animal) with (something) v.	(birine/bir hayvana bir alet/aparat yardımıyla) yemek yedirmek
39	Phrasals	feed (someone or an animal) with (something) v.	(birini/bir hayvanı bir şey aracılığıyla) beslemek
40	Phrasals	feed something back to someone v.	bir şeyi birine geri vermek
41	Phrasals	feed something back to someone v.	bir şeyi birine geri teslim etmek
42	Phrasals	feed something into something v.	bir şeyi bir şeyin içine beslemek/sokmak
43	Phrasals	feed something into something v.	bir şeyi bir şeyin içine koymak
44	Phrasals	feed something into something v.	bir şeyi bir şeyin içine itmek
Idioms
45	Idioms	feed something to someone v.	birisine yalan söylemek